Enflasyon Haberleri - Son Dakika Enflasyon Haber Güncel Gelişmeler

Aralık Kira Zam Oranı belli oldu!

Konut ve İşyerinde Yasal Tavan Netleşti: Aralık Kira Zam Oranı %35,91 Oldu Milyonlarca kiracı ve ev sahibinin merakla beklediği 2025 yılı Aralık ayı kira artışları için yasal tablo kesinleşti. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan Kasım ayı Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) rakamları, yeni kira döneminde uygulanacak artış oranının üst sınırını belirledi. Birkaç bağımsız haber kaynağında doğrulanan bilgilere göre, kira sözleşmesini Aralık ayında yenileyecek olanlar için Aralık kira zam oranı, 12 aylık TÜFE ortalamasına göre yüzde 35,91 olarak hesaplanmıştır. Yasal düzenlemeler uyarınca, kira artışları bu tavanı aşamayacak şekilde belirlenecektir. Bu oran, konut ve işyerleri için yılın son ayında uygulanacak en yüksek artış sınırını temsil ediyor. Kira bedelinin belirlenmesinde esas alınan bu oranın altında bir artışta anlaşma sağlanması mümkünken, kanunla belirlenen %35,91’lik üst sınırın aşılması yasal geçerliliğe sahip değildir. Yasal Düzenleme ve Aralık Kira Zam Oranının Hesaplanma Metodu Kira artış oranının belirlenmesinde kullanılan temel yöntem, Türk Borçlar Kanunu (TBK) Madde 344’te tanımlanmıştır. Bu madde, yenilenen kira dönemlerinde uygulanacak kira bedeli artışının, bir önceki kira yılında TÜFE’deki on iki aylık ortalamalara göre değişim oranını geçemeyeceğini hükme bağlar. Türkiye'de 1 Temmuz 2024 itibarıyla konut kiralarında uygulanan %25'lik geçici tavan sınırının kaldırılmasıyla, kira artışları yeniden enflasyon verilerine dayalı bu yasal metoda dönmüştür. Aralık kira zam oranı, TÜİK tarafından açıklanan son verilerle, yani Kasım 2025 TÜFE verileri kullanılarak netleşmiştir. Kasım 2025 enflasyonunun yıllık bazda %31,07 olarak gerçekleşmesi sonrasında, son 12 aylık TÜFE ortalaması %35,91 olarak belirlenmiştir. Bu oran, hem konut hem de işyeri kiraları için yasal tavanı oluşturmaktadır. Geçerli Yasal Sınır: Kiraya veren, sözleşmede daha yüksek bir artış oranı belirtilmiş olsa bile, kanunen kiracıdan %35,91’i aşan bir artış talep edemez. Aksi takdirde, fazla miktar hukuken geçersiz sayılır. İşyeri Kiraları: İşyerleri için de yasal sınır olarak yine 12 aylık TÜFE ortalaması esas alındığından, işyeri kira sözleşmelerini Aralık ayında yenileyecek işletmeler için de bu oran geçerlidir. Yeni Aralık Kira Zam Oranı ile Sözleşme Yenileme Süreci Kira sözleşmesinin yenilenme tarihi Aralık ayına denk gelen kiracılar, mevcut kira bedellerini yeni yasal tavan üzerinden kolayca hesaplayabilirler. Örneğin, mevcut kira bedeli 20.000 TL olan bir konut veya işyeri için uygulanabilecek en yüksek artış miktarı, 20.000 TL'nin %35,91'i olacaktır. Bu, yaklaşık 7.182 TL’lik bir zam miktarına ve yeni kira bedelinin 27.182 TL olmasına karşılık gelir. Bu süreçte taraflar arasında çıkan uyuşmazlıklarda mahkemeler devreye girebilmekte, ancak mahkemeler dahi yasal olarak belirlenen TÜFE 12 aylık ortalamasının üzerinde bir artış oranı belirleyememektedir. Hukuk çevrelerinden edinilen bilgilere göre, sözleşmede artış oranı belirtilmemiş olsa bile, TBK hükümleri uyarınca kira artışının hakkaniyet ve TÜFE ortalaması çerçevesinde yapılması esastır. Uzun Süreli Kiralamalarda Durum Beş yıl veya daha uzun süredir devam eden kira sözleşmelerinde durum biraz daha farklıdır. Kanun, beşinci yılın sonunda uygulanacak kira bedelinin, sadece TÜFE ortalaması ile sınırlı kalmayıp, aynı zamanda kiralananın emsal piyasa değerleri ve hakkaniyet unsuru gözetilerek hakim tarafından belirlenebilmesine olanak tanımaktadır. Bu durumda, emsal kira bedellerindeki ciddi artışlar nedeniyle yeni kira bedeli, yasal Aralık kira zam oranı olan %35,91’in üzerine çıkabilecek bir seviyede tespit edilebilir. Ancak bu tespit için bir kira tespit davasının açılması gerekmektedir.

Kira komisyonunu artık ev sahibi ödesin

Fahiş kira artışları ve yüksek emlak vergilerine ilişkin yasa tasarısı üzerinde, kiracıların rahatlamasını sağlamak amacıyla önemli bir düzenleme eklenmesi bekleniyor. ANKARA (İGFA) - TBMM'nin gündem maddelerinden biri olması beklenen yasa tasarısında, yüksek kira artışları ve emlak vergilerine dair düzenlemeler bulunuyor. Kiracılar, özellikle enflasyon nedeniyle ağır bir yük oluşturan emlakçı hizmet bedelinin (komisyonun) tamamen ev sahibi tarafından karşılanması için milletvekillerine bir çağrı yaptı. Kiracılar tarafından yazılan ve kamuoyunca ilgi gören mektupta şu cümleler yer aldı: "Komisyon, kira sürecindeki en önemli maliyet kalemlerinden biri. Taşınma giderleri, depozito ve peşin kira ile birleştiğinde kiracılar için ağır bir "dörtlü yük" teşkil ediyor. Hizmet talep edenin mal sahibi olmasından dolayı, komisyonun yalnızca ev sahibi tarafından ödenmesi gerektiği vurgulanıyor. Komisyonun kiracıya yüklenmesi, piyasada yapay fiyat artışlarına neden olduğu gibi, kiracıları baskılar ve yüksek zamlarla karşı karşıya bırakıyor. Mektupta, kanun ile komisyonun mal sahibinden alınmasının zorunlu hale getirilmesi öneriliyor. Bu şekilde kiracılar üzerindeki haksız mali yük ortadan kalkacak, emlakçıların fiyat belirleme gücü sınırlanacak ve kira piyasasında daha adil bir denge sağlanacak." Kiracılar, milletvekillerine yönelik "Milyonlarca kiracının karşılaştığı bu sorunu çözecek gücünüz ve sorumluluğunuz var. Umudumuz, bu düzenlemeyi Meclis gündemine taşıma cesaretini ve kararlılığını göstermenizdir." ifadelerini kullandı. Yasa tasarısına eklenecek bu düzenleme ile, kiracıların mali yükleri hafifleyecek ve konut piyasasında adalet sağlanması hedeflenecek.

Piyasa denetimlerinde rekor ceza! 9 ayda 10,2 milyar TL!

Ticaret Bakanlığı, 2025'in Ocak-Eylül dönemine ilişkin piyasa denetim bilançosunu duyurdu. 27 milyon civarında ürün denetlenirken, doğal olmayan fiyat artışları, stokçuluk, adaletsiz ticaret ve tüketiciye aykırı uygulamalar nedeniyle 10 milyar TL'yi aşkın idari para cezası verildi. ANKARA (İGFA) - Ticaret Bakanlığı, 2025 yılının ilk dokuz ayına (Ocak-Eylül) yönelik piyasa gözetim ve denetim faaliyetlerine dair geniş kapsamlı bir rapor yayınladı. Gelen verilere göre, iç piyasa dengesini ve tüketici haklarını koruma amacıyla denetimler hız kesmeden devam ederken, milyonlarca ürün kontrol edildi, binlerce firmaya rekor seviyede idari para cezası kesildi. 427 BİN FİRMA, 27 MİLYON ÜRÜN KONTROL EDİLDİ 1 Ocak - 30 Eylül 2025 tarihleri arasında, Türkiye genelinde 426.474 firma ve 26.865.521 ürün denetime tabi tutuldu. Bu çerçevede toplamda 2 milyar 99 milyon TL tutarında idari para cezası uygulandı. İç Ticaret Genel Müdürlüğü tarafından yürütülen denetimlerde; otomotiv, emlak, kuyumculuk, stokçuluk, yüksek fiyat politikaları ve ödeme süreleri gibi pek çok alanda 94 bin 256 gerçek ve tüzel kişi incelendi. Yılın ilk dokuz ayında 4.101 kişi ve firmaya toplam 773,6 milyon TL ceza kesildi. Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada detaylı ceza dağılımları; adaletsiz ticari uygulamalar ve ödeme süreleri 290 milyon 172 bin 370 TL, fahiş fiyat uygulamalarından ötürü 254 milyon 574 bin 435 TL, otomotiv sektörüne 88 milyon 694 bin 267 TL, emlak sektörüne 86 milyon 407 bin 917 TL, kuyumculuk sektörüne 19 milyon 38 bin 653 TL, elektronik iletişim ve çalışma saatleri denetimleri de 34 milyon 799 bin 513 TL olarak belirtildi. TÜKETİCİ KORUMASINDA 492 MİLYON TL'LİK YAPTIRIM Tüketicinin Korunması ve Piyasa Gözetimi Genel Müdürlüğü de 25.462 gerçek ve tüzel kişiyi denetledi. 1.650 kişi ve firmaya mevzuata aykırı uygulamalardan dolayı toplam 491.839.017 TL ceza kesildi. Ticaret İl Müdürlükleri eliyle yürütülen saha denetimlerinde 306.756 firma kontrol edildi. Aykırılık tespit edilen 66.447 firmaya toplam 833.814.709 TL idari para cezası kesildi. Eylül ayı özelinde ise; 35 bin 126 firma ve 3,6 milyon ürün denetlenirken, 8 bin 158 firmaya 78,4 milyon TL ceza kesildi. En yoğun denetim yapılan şehirler arasında İstanbul, Ankara ve Antalya yer aldı. İstanbul'da 7,7 milyon ürün kontrol edilirken, 155 bin ürün için 562 milyon TL ceza uygulandı. REKABET KURUMU'NDAN 7,6 MİLYAR TL CEZA Rekabet ortamını dengelemek amacıyla Rekabet Kurumu da 2025'in ilk 9 ayında aktif bir rol oynadı. Bu süre zarfında 191 firmaya toplamda 7,6 milyar TL ceza uygulandı. Ticaret Bakanlığı, denetim çalışmalarının hız kesmeden süreceğini belirterek "Enflasyon, fahiş fiyat, stokçuluk ve adaletsiz ticari faaliyetlerle mücadelede iç piyasa dengesini korumak, dürüst ticaret erbabını desteklemek ve tüketicilerimizin huzurunu güvence altına almak için denetim faaliyetlerimizi kararlılıkla sürdürüyoruz." mesajını yineledi.

İnşaat sektörü temkinli! Son çeyreğe düşük vitesle girildi

Hazır Beton Endeksi’ne ilişkin veriler, inşaat sektörünün geçen yıla göre daha iyi durumda olduğunu ancak halen eşik değerin altında kalındığını göstererek toparlanmanın kırılgan olduğunu ortaya koymuştur. THBB Başkanı Yavuz Işık, sektörün geleceği için faiz oranları, finansman imkanları ve kamu yatırımlarının önemli rol oynayacağını ifade etti. ANKARA (İGFA) - Türkiye Hazır Beton Birliği (THBB), inşaat sektörünün durumunu gözler önüne seren “Hazır Beton Endeksi”nin 2025 Eylül ayına ait sonuçlarını duyurdu. Ağustos’ta eşik değerin altına düşen Faaliyet Endeksi, Eylül ayında da zayıf bir seyir izlemeye devam etti. Beklenti ve Güven Endeksleri de olumsuz bölgede kalırken, bileşik Beton Endeksi düşüş yaşadı. Geçen yılın aynı dönemine göre tüm alt endekslerde iyileşme olsa da bu seviyelerin eşik değerlerin altında bulunması, inşaat sektörünün belirli bir gelişme gösterdiğini ancak beklenenin gerisinde kaldığını ortaya koymaktadır. En güçlü artış Faaliyet ve Beklenti Endekslerinde, Güven Endeksi’nde ise sınırlı bir yükseliş gerçekleşti. Raporu analiz eden THBB Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Işık, “Tüm endeksler geçen seneye göre daha yukarıda ama arzu edilen seviyeye henüz ulaşılmadı. Bu durum, sektörün kısmen iyileştiğini fakat dikkatli olunması gerektiğini işaret ediyor,” dedi. “FAİZ VE FİNANSMAN MALİYETİ ANAHTAR KAVRAMLAR” Ekonomik değerlendirmelerde bulunan Işık, inşaat sektörünün özellikle finansman şartlarına hassas olduğunu belirtti ve şunları söyledi: “2026 yılı için gelişmelerin belirleyicisi faiz ve finansman maliyetleri olacaktır. En olumlu senaryo, enflasyonun kalıcı olarak düşmesi, Merkez Bankası'nın şeffaf bir rota izlemesi ve kamu altyapı harcamalarının planlandığı şekilde devam etmesidir.” İç ve dış belirsizliklerin risk oluşturduğunu vurgulayan Başkan Işık, “Düşmeyen enflasyon oranları, değişken faiz politikaları veya küresel ekonomik şoklar, maliyet ve finansman baskısını artırarak sektörü zorlayabilir. Ekonomi yönetiminin öngörülebilirliği artırması, yatırımların sürekliliğini ve sektörün büyümeye katkısını destekleyecektir” ifadeleriyle değerlendirmesini tamamladı.

Kapsamlı Altın Fiyatları Analizi: Yeni Rekorlar Yolda mı?

Detaylı altın fiyatları analizi, son bir aydaki %17'lik artışı gözler önüne seriyor. Uzmanlar, yükselişin devam ederek 7500 TL'yi görebileceğini öngörüyor. Değerli metal piyasalarında son bir aydır devam eden baş döndürücü yükseliş trendi, yatırımcıların ana gündem maddesi olmaya devam ediyor. Anlık verilere göre şu dakikalarda gram altın 5.705 TL'den, gram gümüş ise 68 TL'den işlem görerek rekor seviyelerini koruyor. Piyasaların bugünkü durumu, özellikle son bir aylık periyotta yaşanan olağanüstü değer kazancının bir sonucu olarak dikkat çekiyor. Bu süreç, detaylı bir altın fiyatları analizi yapmayı zorunlu kılıyor. Bundan tam bir ay önce, 16 Eylül 2025 tarihinde, gram altın piyasalarda yaklaşık 4.850 TL seviyesinden işlem görüyordu. Aradan geçen 30 günlük sürede gram altın, %17'nin üzerinde bir artış göstererek 850 TL'den fazla değer kazandı. Benzer bir şekilde gümüş de aynı dönemde önemli bir prim yaptı. Uzmanlar, bu keskin yükselişin arkasında küresel piyasalarda artan risk algısı ve yatırımcıların güvenli limanlara olan talebinin patlama yapmasının yattığını belirtiyor. Enflasyonist baskıların devam etmesi ve bazı büyük ekonomilerden gelen zayıf veriler, bu trendi tetikleyen ana unsurlar olarak değerlendiriliyor. Kapsamlı altın fiyatları analizi gelecek için önemli sinyaller veriyor. Piyasa analistleri, son bir aydaki bu güçlü momentumun henüz sona ermediği görüşünde. Yapılan teknik ve temel analizlere dayanan tahminlere göre, yükseliş trendinin önümüzdeki 2-3 ay daha devam etmesi bekleniyor. Bu öngörüye göre, gram altının ilk olarak 6.500 TL direncini kırması, ardından ise 7000 TL - 7500 TL bandına doğru yeni bir zirve hareketi başlatması oldukça muhtemel görünüyor. Bu tahminin arkasında ise küresel enflasyon, merkez bankası politikaları ve jeopolitik riskler gibi güçlü ekonomik gerekçeler yatıyor.

Yİ-ÜFE'de en dikkat çekici artış elektrik ve gazda

TÜİK, 2025 yılının Ağustos ayına ilişkin Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi (Yİ-ÜFE) sonuçlarını paylaştı. Yıllık bazda Yİ-ÜFE’de yüzde 25,16, aylık bazda ise yüzde 2,48 oranında artış gözlemlenirken, en belirgin yükseliş yüzde 55,35 ile su temininde, aylık bazda ise en dikkat çekici artış yüzde 10,09 ile elektrik ve gazda oldu. ANKARA (İGFA) - Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 3 Eylül 2025 tarihinde 2025 Ağustos ayının Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi (Yİ-ÜFE) verilerini yayımladı. Yİ-ÜFE, önceki aya göre yüzde 2,48 artarken, geçen yılın Aralık ayına göre yüzde 20,62, geçen yılın aynı ayına oranla yüzde 25,16, 12 aylık ortalamalara göre ise yüzde 26,28 arttı. SEKTÖREL VE GRUPLAR ÜZERİNDEKİ DEĞİŞİKLİKLER Sanayi sektörlerinin dört ana grubunda yıllık değişim su temininde yüzde 55,35, madencilik ve taş ocakçılığında yüzde 27,62, elektrik, gaz üretimi ve dağıtımında yüzde 26,68, imalatta ise yüzde 24,73 artış olarak belirlendi. Ana sanayi gruplarında ise en yüksek yıllık artış yüzde 30,22 ile dayanıklı tüketim mallarında gerçekleşti. Bunu sırasıyla yüzde 28,94 ile dayanıksız tüketim malları, yüzde 26,61 ile sermaye malları, yüzde 24,76 ile enerji ve yüzde 22,02 ile ara malları takip etti. Aylık bazda en yüksek artış yüzde 10,09 oranıyla elektrik, gaz üretimi ve dağıtımında görüldü. Diğer sektörlerde aylık değişimler şu şekildedir: dayanıksız tüketim mallarında yüzde 3,21, madencilik ve taş ocakçılığında yüzde 1,97, imalatta yüzde 1,78, sermaye mallarında yüzde 1,11, ara mallarında yüzde 1,34 ve su temininde yüzde 0,82 artış yaşandı. Enerji sektörü, aylık yüzde 6,39'luk artışla öne çıktı. Buna ek olarak, imalat sektöründe Yİ-ÜFE’de yıllık yüzde 24,73, aylık yüzde 1,78 artış meydana geldi.

Enflasyon rakamları açıklandı... TÜFE'de yıllık yüzde 33,28

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Ağustos 2025'e yönelik enflasyon verilerini yayımladı. Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) yıllık bazda en fazla yükselişi yüzde 53,27 ile konut sektöründe, aylık bazda ise yüzde 3,02 ile gıda ve alkolsüz içeceklerde yaşadı. Özel kapsamlı TÜFE (B) göstergesi yıllık yüzde 32,71, aylık yüzde 2,07 oranında artış gösterdi. ANKARA (İGFA) - Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Ağustos 2025 dönemi için Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) bilgilerini paylaştı. Üç ana harcama grubundaki yıllık değişimler arasında konutta yüzde 53,27, gıda ve alkolsüz içeceklerde yüzde 33,28, ulaştırmada ise yüzde 24,86 artış belirlendi. Bu grupların yıllık enflasyona katkıları ise konut için yüzde 8,12, gıda ve alkolsüz içecekler için yüzde 7,97 ve ulaştırma için yüzde 4,10 olarak ölçüldü. Aylık olarak değerlendirildiğinde, TÜFE’nin gıda ve alkolsüz içecekler kategorisinde yüzde 3,02, konutta yüzde 2,66, ulaştırmada ise yüzde 1,55 oranında yükseldiği görüldü. Bu grupların aylık enflasyon üzerindeki etkileri sırasıyla yüzde 0,72, yüzde 0,46 ve yüzde 0,24 olarak gerçekleşti. Endekse dahil olan 143 temel başlığın 119'unda yükseliş, 20'sinde düşüş, 4'ünde ise değişiklik gözlemlenmedi. İşlenmemiş gıda, enerji, alkollü içecekler, tütün ve altın dahil edilmeden hesaplanan özel kapsamlı TÜFE göstergesi (B), Ağustos 2025'te aylık yüzde 2,07, yıllık yüzde 32,71 oranında artış ortaya koydu. Bir önceki yılın Aralık ayına kıyasla yüzde 21,87, on iki aylık ortalamalara göre ise yüzde 39,07'lik bir artış gerçekleşti.

#Enflasyon