>G-T1PWPZ8J68
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#İstanbul

NEWSTURK - İstanbul haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, İstanbul haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Papa 14. Leo Türkiye Ziyareti: Ankara ve İstanbul Notları Haber

Papa 14. Leo Türkiye Ziyareti: Ankara ve İstanbul Notları

Vatikan Devlet Başkanı ve Katolik Kilisesi’nin yeni ruhani lideri Papa 14. Leo, göreve gelişinin ardından gerçekleştirdiği ilk yurt dışı gezisi olan Papa 14. Leo Türkiye ziyareti ile hem diplomatik hem de tarihi bir gündem yarattı. Birinci İznik Konsili’nin 1700. yıl dönümü anısına düzenlenen törenlere katılan Papa’nın ziyareti, uluslararası basında geniş yer bulurken, yurt içinde de Cumhuriyetin ilk yıllarına dair tarihsel bir tartışmayı yeniden alevlendirdi. Selefi Papa Françesko’nun vefatının ardından Mayıs 2025’te seçilen Papa Leo, Ankara ve İstanbul temaslarıyla Doğu-Batı kiliseleri arasındaki buzları eritmeyi hedefliyor. ​Tarihsel Tartışma: Atatürk ve "Verilmeyen İzin" ​Ziyaretin en çok konuşulan ve sosyal medyada gündem olan başlıklarından biri, Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ün 1925 yılında benzer bir dini organizasyona veya Papa ziyaretine izin vermediği oldu. 1700 yıl sonra gerçekleşen bu ziyareti "Osmanlı ve Atatürk döneminde izin verilmeyen tarihi bir buluşmanın nihayet gerçekleşmesi" olarak nitelendiriliyor. Mustafa Kemal Atatürk o dönemde devlet egemenliğini ve laik yapıyı koruma hassasiyetiyle, İznik'te yapılması istenen büyük ekümenik toplantılara mesafeli yaklaşmıştı. Öte yandan tarihçiler, o dönemde Papaların Vatikan dışına seyahat etme geleneğinin zaten bulunmadığını ve diplomatik ilişkilerin henüz bugünkü seviyede olmadığını hatırlatarak bu tartışmaya farklı bir boyut kazandırıyor. Her halükarda Papa 14. Leo Türkiye ziyareti, Cumhuriyet tarihinde bir "ilk" ve "tamamlanmamış bir sürecin finali" olarak yorumlanıyor. İznik'te 1700 Yıllık Buluşma ​Tartışmaların gölgesinde Papa 14. Leo, Hristiyanlık tarihi için kritik öneme sahip İznik'te (Nicaea) tarihi bir ayine imza attı. İznik Gölü kıyısındaki antik bazilika kalıntıları yakınında Fener Rum Patriği Bartholomeos ile bir araya gelen Papa, Birinci İznik Konsili’nin 1700. yılını andı. İki liderin verdiği birlik mesajı, 1054'teki Büyük Bölünme'den bu yana Katolik ve Ortodoks dünyası arasındaki en somut yakınlaşma adımlarından biri olarak kayda geçti. Papa Leo, buradaki konuşmasında geçmişteki ayrılıkların yerini "ortak bir geleceğe" bırakması gerektiğini vurguladı. ​Papanın Ankara ve İstanbul Temasları ​Ziyaretin resmi ayağında Ankara'da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüşen Papa, Anıtkabir'i ziyaret ederek Atatürk'ün mozolesine çelenk bıraktı; bu hareket, geçmişteki "mesafeli ilişki" iddialarına karşı sembolik bir saygı duruşu olarak değerlendirildi. İstanbul'da ise Sultanahmet Camii ve Saint Esprit Katedrali'ni ziyaret eden Papa 14. Leo, dinler arası diyalog mesajlarını yineledi. Ziyaret, Papa'nın yarın Lübnan'a geçmesiyle sona erecek.

Prof.Dr. Ümit Özdağ'dan Basın Açıklaması. Sert Mesajlar Haber

Prof.Dr. Ümit Özdağ'dan Basın Açıklaması. Sert Mesajlar

Zafer Partisi Genel Merkezi'nde düzenlenen haftalık toplantıda konuşan Prof. Dr. Ümit Özdağ, ülke gündemine dair çarpıcı değerlendirmelerde bulundu. Ümit Özdağ basın açıklaması kapsamında, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin kuruluş yıl dönümünden toplumsal asayiş olaylarına, anayasa tartışmalarından terörle mücadele stratejilerine kadar geniş bir yelpazede eleştirilerini dile getirdi. Özdağ, Türkiye'nin içinde bulunduğu durumu "güvenlik ve asayişin kalmadığı bir dönem" olarak nitelendirirken, hükümetin dış politika hamlelerini de sert bir dille eleştirdi. ​Kıbrıs'ta "İki Devletli Çözüm" Israrı ve Mavi Vatan Uyarısı ​Toplantının ilk gündem maddesi, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin (KKTC) 42. kuruluş yıl dönümüydü. Özdağ, Kıbrıs Türk halkının bağımsızlık mücadelesini ve kurucu liderler Dr. Fazıl Küçük ile Rauf Denktaş'ı anarak başladığı konuşmasında, adadaki siyasi çözüm süreçlerine değindi. Raporların ortak görüşü, Özdağ'ın federasyon temelli çözüm önerilerini kesin bir dille reddettiğini ve "tek yolun iki ayrı bağımsız devlet" olduğunu vurguladığını gösteriyor. ​Özdağ, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'nin (GKRY) silahlanma faaliyetlerine ve bölgedeki askeri hareketliliğe dikkat çekti. Özellikle Amerika Birleşik Devletleri'nin (ABD) Rum kesimine yönelik silah ambargosunu kaldırması ve İsrail ile yapılan askeri tatbikatların Türkiye için bir tehdit unsuru olduğunu belirtti. Açıklamada, Yunanistan'ın Ege Denizi'ndeki adalar üzerindeki egemenlik iddialarına karşı hükümetin sessiz kaldığı savunulurken, "Mavi Vatan'ın unutulduğu" eleştirisi öne çıktı. ​Toplumsal Travmalar: İstanbul ve Şanlıurfa'daki Ölümler ​Basın toplantısının en dikkat çeken bölümlerinden biri, son günlerde Türkiye'yi sarsan iki ayrı trajediye ayrıldı. Özdağ, İstanbul'da yaşanan ve "Böcek ailesi" olarak bilinen dört kişilik bir ailenin şüpheli ölümüne değindi. İstanbul Fatih'te meydana gelen olayda, anne, baba ve iki çocuğun hayatını kaybetmesi, kamuoyunda derin bir üzüntü yaratmıştı. Adli Tıp Kurumu raporlarına da yansıyan olayda, kimyasal zehirlenme şüpheleri üzerinde durulurken, Özdağ bu durumu ekonomik ve sosyal çöküşün bir yansıması olarak değerlendirdi. ​Bir diğer vahim olay ise Şanlıurfa'da yaşandı. Bir marangoz atölyesinde çalışan 15 yaşındaki çırak Muhammed Kendirci'nin, ustası tarafından maruz kaldığı şiddet sonucu hayatını kaybetmesi, toplantıda "toplumsal vicdanın kanadığı" bir örnek olarak sunuldu. Basına yansıyan bilgilere göre, çocuğun kompresörle hava verilerek işkenceye uğraması ve hastanede yaşamını yitirmesi, çocuk işçiliği ve şiddet sarmalı tartışmalarını yeniden alevlendirdi. Özdağ, bu olayları "Türkiye'de artık güven ve asayişin kalmadığının kanıtı" olarak sundu. ​"Yeni Süreç" ve Anayasa Tartışmalarına Sert Tepki ​Ümit Özdağ basın açıklamasının siyasi ayağında ise, son dönemde alevlenen "yeni çözüm süreci" ve anayasa değişikliği tartışmaları vardı. Özdağ, iktidar kanadından ve MHP lideri Devlet Bahçeli'den gelen, terör örgütü lideri Abdullah Öcalan'ın mecliste konuşma yapmasına yönelik çağrıları "tarihi bir hata" olarak nitelendirdi. Özdağ, bu tür girişimlerin "devletin terör örgütü karşısında diz çökmesi" anlamına geleceğini savundu. ​Özdağ, mecliste kurulması planlanan komisyonlara üye verecek milletvekillerine de seslendi. NewsTurk tarafından takip edilen süreçte, Özdağ'ın "Tarihe teröristin ayağına giden vekil olarak geçmeyin" çağrısı, siyasi kulislerde yankı uyandırdı. Ayrıca, hükümetin "İkinci Cumhuriyet" veya "Yeni Devlet" adı altında anayasal düzeni değiştirmeyi hedeflediğini iddia eden Özdağ, Zafer Partisi'nin bu süreçte üniter devlet yapısını ve anayasanın ilk dört maddesini savunmaya devam edeceğini belirtti. ​Bölgesel Tehditler ve "Teröristan" İddiası ​Konuşmanın dış politika bölümünde, Suriye ve Irak'ın kuzeyindeki gelişmeler ele alındı. Özdağ, bölgede bir "Teröristan" kurulmaya çalışıldığını ve bunun Türkiye'nin toprak bütünlüğünü tehdit ettiğini öne sürdü. ABD ve İsrail'in bölgedeki stratejik hamlelerinin, Türkiye'nin güney sınırlarında fiili bir durum yarattığını belirten Özdağ, hükümetin bu gelişmelere karşı daha kararlı bir duruş sergilemesi gerektiğini ifade etti. Golan Tepeleri örneğini vererek sınır güvenliğindeki zafiyetlere dikkat çekti. ​Zafer Partisi lideri, konuşmasını Türk milletine birlik çağrısı yaparak sonlandırdı. Türkiye'nin içinde bulunduğu ekonomik, sosyal ve siyasi krizden çıkışın ancak ulusal egemenliğe sahip çıkılarak mümkün olacağını vurguladı.

Kiralık sosyal konutta sistem nasıl işleyecek? Haber

Kiralık sosyal konutta sistem nasıl işleyecek?

Yüzyılın Konut Projesi’yle birlikte İstanbul’da ilk kez kiralık konutlar hayata geçirilecek. Peki bu sistem nasıl işleyecek? Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, İstanbul’da gerçekleştirilecek 15 bin kiralık sosyal konut projesi hakkında bilgi verdiği videolu paylaşımda sistemin detaylarını aktardı. ANKARA (İGFA) - Türkiye, deprem riskine karşı sağlam ve güvenli konut sayısını artırırken, İstanbul’daki kiralık konut krizine de çözüm arıyor. "Yüzyılın Konut Projesi" kapsamında TOKİ, 81 ilde toplam 500 bin yeni konut yapmayı planlıyor. Proje, afet riskini azaltmanın yanı sıra vatandaşların uygun fiyatlarla ev sahibi olmalarını amaçlıyor. İSTANBUL’DA İLK KEZ “KİRALIK SOSYAL KONUT” Projenin en önemli ayağı, İstanbul'da uygulanacak kiralık sosyal konut modelidir. Yüzyılın Konut Projesi’nde ilk kez İstanbul’da kiralık konutlar da olacak. Sistem nasıl mı işleyecek❓#EvSahibiTürkiye pic.twitter.com/qHfjxX9GcP — Murat KURUM (@murat_kurum) November 18, 2025 Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un sosyal medya üzerinden paylaştığı videoda; ev sahibi devlet olacak, kiralar piyasa koşullarının oldukça altında fiyatlandırılacak. "Konutlar 3 yıllığına kiralanacak; TOKİ, bakım, onarım ve kontrol görevlerini üstlenecek. Hak sahipleri kura ile belirlenecek ve başvuru şartları yakın zamanda ilan edilecek," ifadeleri yer aldı. Bakan Kurum, projenin İstanbul’da hızla yükselen kira fiyatlarını kontrol altına almayı ve orta gelirli vatandaşların uygun fiyatlı konutlara erişimini sağlamayı hedeflediğini belirtti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan şehit ailelerine taziye Haber

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan şehit ailelerine taziye

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Azerbaycan-Gürcistan sınırında düşen kargo uçağı kazasında şehit olan Yarbay Gökhan Korkmaz ve Astsubay Üstçavuş Emre Altıok'un aileleriyle yaptığı telefon görüşmesinde taziyelerini iletti. Erdoğan, şehit askerlerin ailelerinin acılarını paylaştı ve başsağlığı diledi. ANKARA (İGFA) - Cumhurbaşkanı Erdoğan, Azerbaycan-Gürcistan sınırında meydana gelen askeri kargo uçağı kazasında şehit olan Hava Pilot Yarbay Gökhan Korkmaz'ın babası Kadir Korkmaz ile telefonla konuşarak taziyelerini sundu. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Fatma Betül Sayan Kaya, bir paylaşımında, şehit olan Korkmaz’ın İstanbul’daki ailesine yaptığı ziyaretin detaylarını aktardı. Kaya, ziyaretinde aileye başsağlığı diledikten sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı telefonla arayarak baba Kadir Korkmaz ile bağlantı sağladı. AK Parti Kadın Kolları Başkanı Tuğba Işık Ercan, Hava Uçak Bakım Astsubay Üstçavuş Emre Altıok'un Samsun'daki ailesini ziyaret ederek taziye dileklerini paylaştı. Ercan, ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı telefonla arayarak baba İsa Altıok ile konuştu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, şehitlerin ailelerine başsağlığı ve sabır dileklerini iletirken, şehitlerin kutsal bir konuma erişeceklerini ifade etti. Bu esnada Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Azerbaycan-Gürcistan sınırındaki C130 tipi askeri kargo uçağı kazasında şehit düşen askerlerin ailelerine taziye mesajı gönderdi. Erdoğan; şehit olan Hava Pilot Yarbay Gökhan Korkmaz, Hava Pilot Binbaşı Serdar Uslu, Hava Pilot Binbaşı Nihat İlgen, Hava Pilot Üsteğmen Cüneyt Kandemir, Hava Uçak Bakım Üsteğmen Emre Mercan, Hava Uçak Bakım Astsubay Kıdemli Başçavuş Ümit İnce, Hava Uçak Bakım Astsubay Kıdemli Başçavuş Nuri Özcan, Hava Uçak Bakım Astsubay Başçavuş Akın Karakuş, Hava Uçak Bakım Astsubay Başçavuş İlker Aykut, Hava Uçak Bakım Astsubay Başçavuş Hamdi Armağan Kaplan, Hava Uçak Bakım Astsubay Başçavuş Ramazan Yağız, Hava Uçak Bakım Astsubay Başçavuş Emrah Kuran, Hava Uçak Bakım Astsubay Başçavuş Burak Özkan, Hava Uçak Bakım Astsubay Üstçavuş Burak İbbiği, Hava Uçak Bakım Astsubay Üstçavuş Emre Altıok, Hava İkmal Astsubay Kıdemli Çavuş Ahmet Yasir Kuyucu, Hava Uçak Bakım Astsubay Üstçavuş İlhan Ongan, Hava Uçak Bakım Astsubay Üstçavuş Berkay Karaca, Hava Ulaştırma Uzman Çavuş Emre Sayın ve Hava Ulaştırma Uzman Çavuş Cem Dolapci’nin ailelerine gönderdiği mesajlarında başsağlığı diledi.

En fazla konut satışı İstanbul'da... Yabancıya satışlarda ise Antalya zirvede Haber

En fazla konut satışı İstanbul'da... Yabancıya satışlarda ise Antalya zirvede

TÜİK'in sağladığı verilere göre, Türkiye genelinde konut satışları Ekim ayında geçen yılın aynı dönemine nazaran yüzde 0,5 oranında düşüşle 164 bin 306 olarak belirlendi. En yüksek satış rakamları İstanbul'da kaydedilirken, en düşük satışlar Ardahan'da gerçekleşti. Yabancılara en fazla konut satışı ise 729 ile Antalya, 725 ile İstanbul ve 192 ile Mersin'de yapıldı. ANKARA (İGFA) - Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Ekim 2025 dönemine ait konut satış istatistiklerini duyurdu. Açıklanan verilere göre, Türkiye genelinde geçen yılın aynı ayına kıyasla konut satışları yüzde 0,5 gerileyerek 164 bin 306 adede ulaştı. Ekim ayında, İstanbul 26 bin 305 konut satışı ile başı çekerken, Ankara'da 14 bin 681 ve İzmir'de 8 bin 678 konut satıldı. En düşük satış performansı 86 konutla Ardahan'da, ardından 135 konutla Bayburt ve 143 konutla Tunceli'de gözlemlendi. Yılın ilk 10 ayında (Ocak–Ekim) konut satışları, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 16,2'lik bir artışla 1 milyon 293 bin 33 seviyesine ulaştı. İPOTEKLİ SATIŞLARDA %11,5 ARTIŞ Ekim ayında ipotekli (kredili) konut satışları, geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 11,5'lik bir artışla 23 bin 527 oldu. Toplam satışlar içinde ipotekli satışların payı yüzde 14,3 olarak gerçekleşti. Ocak–Ekim dönemi boyunca ise ipotekli satışlar yüzde 64 artarak 186 bin 20'ye çıktı. Bu satışların 5 bin 919'u Ekim ayında, 44 bin 490'ı ise yılın ilk 10 ayında ilk el konut olarak gerçekleşti. DİĞER SATIŞ TÜRLERİ YÜZDE 2,3 AZALDI Ekim ayında, diğer satış türleri kapsamında ise 140 bin 779 konut el değiştirdi. Bu rakam, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 2,3'lük bir düşüşe işaret etti. Diğer satışların toplam içindeki payı yüzde 85,7 olarak belirlendi. Türkiye genelinde ilk el konut satışları Ekim ayında yüzde 4,9 düşüşle 54 bin 866 oldu, toplam satışlar içindeki payı yüzde 33,4 olarak belirtilirken, ikinci el satışlar yüzde 1,8 artışla 109 bin 440’a çıkarak toplam satışların yüzde 66,6’sını teşkil etti. Ocak–Ekim dönemi için ilk el satışlar yüzde 10,9 artarak 397 bin 507’ye, ikinci el satışlar ise yüzde 18,8 artarak 895 bin 526’ya ulaştı. YABANCILARA KONUT SATIŞI %0,8 AZALDI Bu arada, yabancılara yönelik konut satışları Ekim ayında, bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 0,8 oranında azalarak 2 bin 106 olarak kaydedildi. Bu satışlar, toplam satışların yüzde 1,3'ünü oluşturdu. Yabancıya yapılan konut satışında Antalya 729, İstanbul 725 ve Mersin 192 satışla öne çıktı. Ülke uyruklarına göre ise 315 konut ile Rusya Federasyonu vatandaşları lider olurken, onları 191 konutla Almanya ve 172 konutla İran takip etti. Ocak–Ekim döneminde yabancılara yapılan konut satışı, geçen yıla göre yüzde 11,3 düşüşle 17 bin 50 olarak gerçekleşti.

Emekli Albay Orkun Özeller'e tahliye kararı verildi Haber

Emekli Albay Orkun Özeller'e tahliye kararı verildi

Emekli Albay Orkun Özeller'e Tahliye Kararı: 57 Günlük Tutukluluk Sona Erdi ​Bugün görülen davada Emekli Albay Orkun Özeller'e tahliye kararı çıktı. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin şikayeti üzerine sosyal medya paylaşımları nedeniyle 57 gündür tutuklu bulunan Özel Kuvvetler Komutanlığı'ndan emekli Kurmay Albay, İstanbul 8. Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki ilk duruşmasında serbest bırakıldı. Birkaç bağımsız haber kaynağında doğrulanan bilgilere göre, mahkeme Özeller'in bir suçtan beraatine, "kamu görevlisine hakaret" suçundan ise hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına (HAGB) hükmederek tutukluluğunu sonlandırdı. Karar, adliye koridorunda bekleyen destekçileri tarafından sloganlarla karşılandı. ​Çağlayan Adliyesi'nde Kritik Duruşma: Yoğun İlgi ​Emekli Albay Özeller'in yargılandığı davanın ilk duruşması, 12 Kasım 2025 (bugün) tarihinde İstanbul Çağlayan Adliyesi'nde bulunan 8. Asliye Ceza Mahkemesi'nde gerçekleştirildi. Duruşma, kamuoyunda ve özellikle gazi ile şehit yakını çevrelerinde yakından takip ediliyordu. Duruşmayı izlemek üzere Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, Şehit Anneleri Derneği Başkanı Pakize Akbaba ve çok sayıda gazi ile şehit yakını adliyeye gelerek Özeller'e destek verdi. ​Salona olan yoğun ilgi nedeniyle, izleyicilerin bir kısmı için SEGBİS (Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi) bağlantısıyla karşı salonun da açıldığı teyit edildi. Bu yoğun destek, davanın sadece hukuki bir süreç olmadığını, aynı zamanda toplumsal bir hassasiyeti de yansıttığını gösterir nitelikteydi. ​Davanın temelini, Özeller'in sosyal medya üzerinden yaptığı ve "çözüm süreci" olarak bilinen döneme ilişkin eleştirilerini içeren paylaşımları oluşturuyordu. İddianamede, emekli albay için iki ayrı suçlama yöneltiliyordu: "halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etme" ve "kamu görevlisine görevinden dolayı sesli, yazılı veya görüntülü bir ileti ile alenen hakaret". Özeller, bu suçlamalar nedeniyle 16 Eylül'den bu yana, yani 57 gündür tutuklu bulunuyordu. ​Özeller'in Kapsamlı Savunması ve Davanın Gidişatı ​Duruşmanın en kritik anlarından biri, Emekli Albay Orkun Özeller'in yaptığı savunmaydı. Raporların ortak görüşü gösteriyor ki, Özeller mahkemede yaklaşık 35 dakika süren, kapsamlı ve etkili bir savunma gerçekleştirdi. Savunmasına başlarken, ömrünün büyük bir bölümünü terörle mücadeleye adadığını ve Türk Silahlı Kuvvetleri bünyesinde girmediği çatışma türünün kalmadığını vurguladı. Üniformasının "şehit kanıyla bezendiğini" belirten Özeller, vatan savunmasındaki kararlılığının ve bu uğurda yaşadıklarının altını çizdi. ​Özeller, davaya konu olan paylaşımlarının anayasal ifade özgürlüğü kapsamında olduğunu savundu. Amacının "çözüm süreci" eleştirileri üzerinden toplumu bir kez daha aynı hataya düşmemesi için uyarmak ve terörle mücadelenin sekteye uğradığı o döneme dair "gerçeği göstermek" olduğunu ifade etti. Paylaşımlarının terörü meşrulaştırmak gibi bir amacı olmadığını, tam tersine terörle mücadeledeki tecrübelerini ve yaşananları aktarmak olduğunu belirtti. ​Savunmasını, "Beni PKK'lar, NATO'cular, FETÖ ve FETÖ vari yapılar sevmez. Beni gaziler, şehit yakınları, komutanlar ve aziz Türk Milleti sever," sözleriyle tamamlayarak duruşunu net bir şekilde ortaya koydu. Özeller'in avukatları da müvekkilinin ifadelerinde herhangi bir suç unsuru bulunmadığını, eleştirilerinin sert olmakla birlikte ifade özgürlüğü sınırları içinde kaldığını Yargıtay'ın emsal kararlarına atıfta bulunarak destekledi. ​Savcılık Mütalaası Orkun Özeller'e Tahliye Kararı Talebi ​Savunmaların tamamlanmasının ardından, duruşma savcısı esas hakkındaki mütalaasını sundu. Savcının mütalaası, davanın seyri açısından belirleyici oldu ve tahliye yolunu açtı. Birkaç bağımsız haber kaynağında doğrulanan bilgilere göre, savcılık, Özeller'in "halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etme" suçlaması yönünden beraatını talep etti. Bu, iddianamedeki en ciddi suçlamalardan birinin savcılık makamı tarafından da desteklenmediği anlamına geliyordu. ​Bununla birlikte savcı, "kamu görevlisine hakaret" suçundan ise Özeller'in cezalandırılmasını istedi. Ancak mütalaanın en kritik noktası, savcının, ceza talebine rağmen Özeller'in tutuklulukta geçirdiği 57 günlük süreyi dikkate alarak derhal tahliyesini talep etmesiydi. Savcının bu talebi, mahkemenin nihai kararının da habercisi oldu ve salonda bekleyenler arasında olumlu bir hava yarattı. ​Mahkemeden Orkun Özeller'e Tahliye Kararı: Beraat ve HAGB ​Mahkeme heyeti, mütalaanın ardından karar için kısa bir ara verdi. Aranın ardından açıklanan kararda, Emekli Albay Orkun Özeller'e tahliye kararı resmen duyuruldu. Heyet, savcılık mütalaasına büyük ölçüde uyarak, Özeller'in "halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etme" suçundan beraatine hükmetti. Bu kararla, paylaşımlarının toplumsal bir infiale yol açmadığı veya böyle bir kastı bulunmadığı mahkeme tarafından tescillenmiş oldu. ​İkinci suçlama olan "kamu görevlisine görevinden dolayı alenen hakaret" konusunda ise mahkeme, Özeller'i suçlu buldu ve bir ceza takdir etti. Ancak mahkeme, bu ceza için "hükmün açıklanmasının geri bırakılması" (HAGB) kararı uyguladı. Hukuki olarak HAGB kararı, sanığın belirli bir denetim süresi içinde (genellikle 5 yıl) kasıtlı yeni bir suç işlememesi halinde, açıklanan hükmün ortadan kaldırılması ve davanın düşmesi anlamına gelmektedir. Bu karar, Özeller'in siciline bir mahkumiyet işlemediği gibi, cezaevinde kalmasını gerektiren bir yaptırım da içermiyordu. ​Bu iki kararın birleşimi sonucunda, 16 Eylül'den bu yana 57 gündür Silivri'deki Marmara Kapalı Cezaevi'nde tutuklu bulunan Özeller'in derhal tahliyesine karar verildi. Kararın açıklanmasıyla birlikte adliye koridorlarında bekleyen destekçileri arasında büyük bir sevinç yaşandı ve "Orkun Albay onurumuzdur" şeklinde sloganlar atıldı. ​Tahliye Sonrası İlk Açıklama ​Akşam saatlerinde Silivri'deki Marmara Kapalı Cezaevi'nden serbest bırakılan Emekli Albay Orkun Özeller, çıkışta kendisini bekleyen yakınları ve destekçilerine kısa bir açıklama yaptı. Özeller, "hukukun gereğinin tecelli ettiğini" belirterek, adalete olan inancını dile getirdi. Verdiği mücadelenin kişisel olmadığını, bu mücadeleyi vatan uğruna canlarını veren şehit arkadaşları adına sürdürdüğünü vurguladı. Özeller'in serbest kalması, özellikle gazi ve şehit yakını dernekleri tarafından memnuniyetle karşılandı.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.