>G-T1PWPZ8J68
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
SON DAKİKA
Hava Durumu
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Hukuk

NEWSTURK - Hukuk haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Hukuk haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

HÜDA PAR sahte diploma davası gündeme bomba gibi düştü Haber

HÜDA PAR sahte diploma davası gündeme bomba gibi düştü

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen geniş çaplı bir soruşturma, HÜDA PAR sahte diploma davası olarak bilinen yeni bir skandalı ortaya çıkardı. Hazırlanan iddianamede, onlarca kişiye sahte diploma ve sürücü belgesi düzenleyen bir şebekenin faaliyetleri detaylandırılırken, sanıklar arasında Hür Dava Partisi'nin (HÜDA PAR) eski bir siyasetçisinin de yer alması dikkat çekti. İddianamede adı geçen isim, geçmişte parti adına belediye başkan adayı olan Ferhat Uzun. Soruşturma dosyasına göre Ferhat Uzun, Yıldız Teknik Üniversitesi'nden alınmış gibi gösterilen sahte bir inşaat mühendisliği diploması kullandı. Uzun, savcılığa verdiği ifadede durumdan haberdar olmadığını ve diplomanın sahte olduğunu tesadüfen öğrendiğini öne sürdü. Savunmasında, diplomasını bir tanıdığı aracılığıyla aldığını ve sürecin yasal olduğuna inandığını belirtti. Ancak iddianamede yer alan telefon mesajları, Uzun'un diploma sonrası "Artık seninle meslektaş olduk" şeklinde tebrikler aldığını gösteriyor. HÜDA PAR'dan açıklama geldi: HÜDA PAR sahte diploma davası ne olacak? Skandalın ortaya çıkmasının ardından HÜDA PAR'dan jet hızıyla bir açıklama yapıldı. Parti yetkilileri, Ferhat Uzun'un geçmişte belediye başkan adayı olarak gösterildiğini ancak şu anda partiyle herhangi bir resmi bağının kalmadığını duyurdu. Açıklamada, "ucu kime dokunursa dokunsun soruşturmanın etkin bir şekilde yürütülmesi gerektiği" vurgulandı. Ferhat Uzun'un sosyal medya paylaşımlarında ve seçim çalışmaları sırasında "Rüşvet alan da veren de melundur" gibi dürüstlük temalı mesajlar vermesi, olayın bir diğer dikkat çeken yönü oldu. Ankara'da görülecek olan HÜDA PAR sahte diploma davası, kamudaki sahtecilik ve liyakat tartışmalarını yeniden alevlendirdi. Davanın ilerleyen günlerde kamuoyu tarafından yakından takip edilmesi bekleniyor.

TÜSİAD Başkanları Hakkında Hapis Talebiyle Dava Açıldı Haber

TÜSİAD Başkanları Hakkında Hapis Talebiyle Dava Açıldı

TÜSİAD Başkanları Hakkında Açılan Davada Yargılama Başladı Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) Başkanı Orhan Turan ve Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Mehmet Ömer Arif Aras, haklarında hazırlanan iki ayrı iddianame kapsamında, toplamda 5 yıl 6 aya kadar hapis cezası istemiyle yargılanıyor. İstanbul 28. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın ilk duruşmasına, tutuksuz yargılanan sanıklar Orhan Turan ve Mehmet Ömer Arif Aras ile avukatları katıldı. “Suçlamalar düşünce özgürlüğü kapsamında” Duruşmada ilk savunmayı yapan Mehmet Ömer Arif Aras, kimlik tespiti sırasında aylık gelirinin 900 bin TL olduğunu beyan etti. Mahkeme huzuruna ilk kez çıktığını belirten Aras, “Bahsedilen suçlama delilsiz ve dayanaksızdır. 38 yıldır aynı kurumda çalışmama, adresim sabit olmasına rağmen polis eşliğinde zorla getirildim. Üzerine atılı suçlamalar düşünce özgürlüğü kapsamındadır,” dedi. Dernek tüzüğünün hukuka uygun şekilde hazırlandığını belirten Aras, “Yılda üç kez konuşma hakkım var. Yargılamaya konu edilen konuşmayı 12 Şubat’ta, başkanlık sıfatıyla gerçekleştirdim. Konuşmam, TÜSİAD tarafından hazırlanan öneriler kitapçıklarının bir özetidir. Liyakat ile hukuka duyulan güvenin artırılması gerektiğini vurguladım,” ifadelerini kullandı. “Ekonomi, hukuk ve politika birbiriyle ilişkilidir” Savunmasına devam eden Aras, “Rakamların oluş şekli, rakamlardan daha değerlidir. Hukuktan kastım vergi, gümrük, ticaret ve bankacılık tanımından ibaret değildir. Hukukun tanımına, kişilerin tanımına etki eden gerek sosyal, gerek yazılı kuralların öngörülebilir şekilde uygulandığı da dahildir,” dedi. “Ekonomi hukuk ile şekillenmektedir,” diyen Aras, açıklamasını şöyle sürdürdü: “Bu nedenle ekonomi alanında yapmış olduğum dava konusu konuşmada, hukuk ve politikadan ayrı düşünülemeyeceğini vurguladım. Bu yüzden bana, ‘Neden bu şekilde konuşma yaptın?’ sorusunun yöneltilmesi doğru değildir. İddianamede, konuşmalarımın önü ve arkası kesilerek suç işlendiği iddia ediliyor. Hukukun üstünlüğü ile ilgili konuşmalar, yabancı yatırımcılar nezdinde de önemlidir.” “Konuşmalarım, TÜSİAD’ın tavsiye ve tespitlerinden ibarettir” Aras’ın ardından savunmasını yapan TÜSİAD Başkanı Orhan Turan ise, “Makine Mühendisliği’nden mezun oldum. Eğitim hayatım boyunca devlet okullarında okudum ve hayatım boyunca faydalı olmaya çalıştım. Son üç yılda ihracat lideri oldum, yüzde 100 sermayeli, ülkenin en yüksek sermayeli bir şirketini kurdum,” ifadelerini kullandı. Görevinden ötürü gerçekleştirdiği konuşmalar nedeniyle yargılandığını ifade eden Turan, “Hiçbir şekilde gerçeğe aykırı bilgi vermedim. Toplumun bildiği bazı hususları objektif şekilde ve etkileriyle anlattım. Konuşmalarım, hukukun üstünlüğü ve ekonomik gelişmeye yönelik tavsiyeler içermektedir. Konuşmalarım suç unsuru taşımaz. TÜSİAD’ın tespit ve tavsiyelerinden ibarettir,” dedi. “Hukukun üstünlüğü ekonomik refah için gereklidir” Sanık Turan savunmasının devamında, “Halkın nezdinde önemli mevkilerde bulunan kişiler hakkında açılan bu tür soruşturmalar, ekonomi üzerinde olumsuz etki yaratmaktadır. Konuşmamda teknik hukuk söylemi yoktur. Derneğin tüzüğüne uygun olarak önerilerimi ve tecrübelerimi paylaştım,” dedi. “Konuşmamın amacı hukukun üstünlüğünün sağlanması ve ülke ekonomisinin bu yolla gelişmesidir. Hakkımdaki suçlamaları kabul etmiyorum. Hakkımda verilen yurt dışı çıkış yasağı iş hayatımı ve şirketimi olumsuz etkiliyor. Bu yasağın kaldırılmasını talep ediyorum,” şeklinde konuştu. Savcı mütalaasını sundu Duruşmada savcı, her iki sanığın “adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs” ve “zincirleme şekilde halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma” suçlarından cezalandırılmalarını talep etti. Mahkeme, her iki sanık hakkındaki yurt dışı çıkış yasaklarını kaldırarak duruşmayı 23 Eylül’e erteledi. Ne olmuştu? TÜSİAD Başkanı Orhan Turan ve Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Mehmet Ömer Arif Aras hakkında hazırlanan iddianamede, “şüphelilerin içeriğini bilmedikleri siyasi, hukuki, adli ve idari olaylar hakkında değerlendirme yaparak, ülkede hukuki güvenliğin bulunmadığı, halkın devlete güven duymadığı, bu nedenle toplumsal huzursuzluğun arttığı yönünde yanıltıcı ve dezenformasyon içeren bilgiler yaydıkları” öne sürülmüştü. İddianamede, her iki sanığın TÜSİAD’daki görevlerini ve konumlarını kullanarak bu açıklamaları yaptığı belirtilmişti. Savcılık, “zincirleme şekilde halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yaymak” suçundan her bir sanık için 1 yıl 10 aydan 5 yıl 6 aya kadar hapis cezası talep etti. Ayrı bir iddianamede ise her iki isim hakkında “adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs” suçlaması yöneltilmiş, bu suçtan da 50 günden az olmamak üzere adli para cezası istenmişti. Her iki dosya, içerik bağlantısı nedeniyle birleştirilerek tek dosyada birleştirilmişti.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.