Deprem Erken Uyarı Sistemi ilk sınavı başarıyla verdi

Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü (KRDAE), Marmara bölgesinde yürüttüğü Deprem Erken Uyarı Sistemi pilot çalışması kapsamında, 2 Ekim 2025'te meydana gelen Mw 5.0 büyüklüğündeki depremde ilk uyarıyı 8.4 saniyede verebildi. Bu sistemin Türkiye geneline yaygınlaştırılması planlanmaktadır.

İSTANBUL (İGFA) - Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü (KRDAE), Marmara Bölgesi’ndeki Deprem Erken Uyarı Sistemi projesinde önemli bir aşama kaydetti. Yenilenen istasyon ağı ve özel olarak geliştirilen yazılımlar, 2 Ekim 2025'te Marmara Denizi’nde meydana gelen Mw 5.0 büyüklüğündeki depremin ardından 8.4 saniyede ilk uyarının verilmesini sağlayarak sistemin etkinliğini ortaya koydu.

MARMARA’DA ARTIRILMIŞ VERİ ALTYAPISI

Pilot bölge olan Marmara’da istasyonların veri aktarım sistemi geliştirildi. Kandilli’ye ulaşan sinyallerin iletim süresi 0.2 saniyeye indirildi. Sismik veriler gerçek zamanlı olarak özel yazılımlara aktarılmakta ve sistem depremin konumunu ve tahmini büyüklüğünü anında değerlendirmektedir.

2 Ekim’deki deprem, erken uyarı yazılımlarının ilk kapsamlı testi oldu. Sismik dalgaların istasyonlara ulaşma süresi yaklaşık 5 saniye sürdü ve sistem toplamda 8.4 saniyede ilk uyarı sinyalini vererek beklenen performansı sağladı.

İOS MOBİL UYGULAMADA TESTLER DEVAM EDİYOR

KRDAE, erken uyarı sinyallerinin kamuya ulaştırılabilmesi amacıyla bir yazılım şirketiyle ortak çalışarak iOS tabanlı bir mobil uygulama geliştirdi.

Yaklaşık 2 bin 500 cihazdan oluşan test grubu, sistemin gerçek depremlerle olan etkileşimini gözlemliyor. Ayrıca, Android uygulamasının geliştirilmesi de planlanmaktadır.

TÜRKİYE ÇAPINDA YAYGINLAŞTIRILACAK

KRDAE, sistemin ülke çapında kullanılabilmesi için yeni bir geliştirme planı oluşturdu.

Buna göre, Türkiye genelinde düşük gecikme süreli yeni istasyonlar kurulacak, Android mobil uygulaması yayınlanacak ve uyarı sinyallerinin aynı anda milyonlarca kullanıcıya ulaştırılmasını mümkün kılacak güçlü bir yazılım altyapısı inşa edilecek.

Bu çalışmalar tamamlandığında, Türkiye’nin deprem erken uyarı kapasitesinin önemli ölçüde artırılması ve sistemin çok daha geniş bir kullanıcı kitlesine ulaşması beklenmektedir.